ALİ İSMAİL KORKMAZ ÖLÜMSÜZ MÜ?

19 yaşında bir genç sokağa çıkıyor, polisin sıktığı gazdan kaçarken eli sopalılara yakalanıyor ve dövülerek öldürülüyor…

Komada yattığı günden bu yana kaç kez düşündüm, kaç kez andım onu bilmiyorum. Unutamayız asla ona atılan tekmeleri de o güzel gülüşünü de unutamayız…

Bugünkü duruşmaya kadar geçen süreci gözümün önünden geçirdim de bize defalarca ölümsüz olduğunu kanıtlayan Ali İsmail Korkmaz’ı yazmak istedim.

1. Hayvanları çok severmiş Ali. Hayvanları seven insandan zarar gelmez. En başta, onun incitmediği her karınca, evinde beslediği her hayvan, sokakta başını okşadığı her kedi anımsayacak onu sonsuza dek…Ali hastaneye düştükten sonra bir hafta yemek yememiş köpeği Kuzey. Bugün mahkemede abisi anlattı. Babası bahçedeki yılanı öldürmek isteyince durdurmuş, doğaya bırakmak istemiş, yılana bile kıyamamış.

Resim

2.  Bir insan yardımseverse, hatta dünyadaki amacını iyilik yapmak olarak tanımlıyorsa o insan unutulmaz. Yaptığı iyilikler onu unutturmaz. Birçoğumuzun umarsızca sokaklara savurduğu plastik kapakları o, engelliler için toplarmış…

Resim3. Yaşlılara karşı duyarlı olması da onu unutmamızı engelleyen sebeplerden…Arkadaşlarıyla toplanıp huzurevi ziyaretleri yaparmış Ali.

Resim

4. Başta ailesi, sevenleri, tanıdıkları, tanımadıkları; onun davasına sahip çıkarak, adalet diye haykırarak, Ali İsmail’in adını yüreğimize kazıyor. Bir de diktikleri heykeller, adını verdikleri sokaklar, meydanlar, resmini çizdikleri, ona notlar yazdıkları duvarlar Ali İsmail’i daha da ölümsüzleştiriyor.

Resim

ResimResim

5. Ali İsmail Korkmaz, yazdığı savaş karşıtı yazılarla, tişörtündeki barış işaretiyle, yüzündeki gülümsemesiyle, adaletsiz sisteme karşı duruşuyla her zaman aklımızda yer edecek.

ResimResim

6. Ve bugün mahkemede Mustafa Sarısülük, Muharrem Ayvalıtaş ve Zafer Cömert’in, Ali İsmail’in abisi Gürkan Korkmaz’ın yanında duruşu; ortak acılara karşı yan yana olmanın, bozuk düzene karşı birleşmenin unutulmaz simgelerinden biri oldu.

7. Yüreğinde kocaman bir acı taşıyan Emel Ana, sanıklarla arasına polisten duvar örülmesine karşılık olarak; “Ben oğlumu bu temiz ellerle büyüttüm, onlara dokunup kirletmem.” dedi ve duruşma boyunca elinde Ali’in fotoğrafıyla katiller karşısında dimdik durarak evladını ve davasını daha da yüceltti. Adalet arayışına destek verenler için de ”Binlerce, milyonlarca Ali İsmail var” diyerek oğlunun ölümsüzlüğünü haykırmış oldu.

Şimdi isterseniz sizinle aynı şekilde düşünmüyor, aynı şeye inanmıyor diye Ali’nin katledilmesine meşru sebepler arayın, isterseniz sessiz kalın, isterseniz de ”şehit” diye sadece Allah’ın bileceği abartılı bir mertebeye koyun onu. Sizin vicdanınıza, imanınıza kalmış bir şey. Ben sadece biliyorum ve inanıyorum ki Ali İsmail, yüreği tertemiz bir gençti ve bu şekilde ölmeyi asla hak etmiyordu. Vicdanını kaybetmemiş hiç bir birey tarafından unutulmayacağı; ”katil devlet”, ”kokuşmuş adalet sistemi” ve ”bozuk düzen” denince gösterilecek bir kanıt olduğu için, ALİ İSMAİL KORKMAZ ÖLÜMSÜZDÜR!